Mikrotia

m İ k r o t İ a

Yükleniyor

Türkiye'de Kulak Yapımı, Mikrotia

MİKROTİALI BİR ÇOCUĞUNUZ MU VAR ?

Bu satırları okuyorsanız belli ki mikrotia ile doğmuş bir çocuğunuz var ve evladınızın tedavisi için bilgilenmek istiyorsunuz. Yaklaşık 10.000 çocuktan 1 tanesi mikrotia ile doğar. Çok sık görülen bir durum olmadığı için sadece sizler için değil bu konu ile özel olarak uğraşmayan hekimlerin bir çoğu için de geçerli olan bir bilgi eksikliği söz konusudur. Mikrotialı çocukların doğumlarından itibaren gereken tetkik ve tedavilere dair ayrıntılı bir şekilde bilgilendirmek için hazırladığımız bu web sitesinin sizler için bir rehber olmasını amaçladık.

BENİM KULAĞIM NEDEN BÖYLE ?

Henüz Duymadıysanız, Er ya da Geç Duyacağınız Bu Soruyu Yanıtlamaya Hazırmısınız ?

Çocuklar sanılanın aksine kendi fizikleri ile ilgili farklılıkların farkındadır. Genellikle 4 yaşından itibaren kendi farklılıklarını farkeder ve anne babalarına “benim kulağım neden böyle” diye sorarlar. Bu durum mikrotialı bir çocuğa onun farklılığına dair konuşmak için altın fırsattır. Sakin bir ses tonuyla onun sorularına vereceğiniz doğru cevaplar çocuğun mikrotia ile yüzleşme ve kabullenmesini sağlayarak kulak yapımına kadar geçecek sürecin çocuğun özgüveni ve psikolojik durumu üzerine negatif etkileri olmadan geçmesini sağlar.

Bazı ebeveynler çocuğun incineceği endişesi ile onun fiziksel farklılığını hiç konuşmamayı tercih eder ki bu yanlıştır; zira çocuklarının mikrotialı olduğunu toplumdan saklama eğilimi olan ve bu konuyu çocukla konuşmamayı tercih eden ebeveynlerin çocuklarında özgüven eksikliği problemlerini daha sık görmekteyiz. Doğru olan, çocuk kendi fiziksel durumu ile daha ilk soru sorduğundan itibaren onu uygun cümlelerle farklılığıyla ilgili bilgilendirme sürecini başlatmaktır. Bu doğru bir şekilde yapıldığında çocuklar genellikle kulak yapımını kendiliklerinden istemektedirler. Eğer siz de çocuğunuzla mikrotiaya dair hiç konuşmamış iseniz ve çocuğunuzun yaşı 5’ten büyük ise artık ona mikrotiaya dair bazı gerçeklerden bahsetmenin zamanı gelmiş demektir. Bunu yaparken kitabi bilgileri doğrudan aktarmak yerine çocuğun yaşına ve mizacına göre öyküleştirme tekniğini kullanabilirsiniz. Mesela şu şekilde başlayabilirsiniz:

Bazı çocuklar diğerlerinden farklı doğar, uzun, kısa, mavi gözlü, kahverengi gözlü, şarışın, esmer, bazen de çocuklar senin gibi 1 ya da 2 kulağı daha küçük olarak doğar. Bu farklılık seni çok özel kılıyor, çünkü 10.000 çocuktan sadece 1 tanesi senin gibi. Bu arada küçük kulakların büyütülebildiğini biliyor muydun? Bodrum diye çok güzel bir şehir var, orada Mehmet Mutaf diye bir doktor amca var. Onun işi senin gibi küçük kulakla doğmuş uslu çocukları küçük kulaklarını büyütmekmiş. Eğer küçük kulağının da diğeri ile aynı olmasını istersen, 6 yaşından sonra biz de Bodruma gidip büyük kulak isteriz o amcadan. Ne dersin?

Çocuk size bunu istemediğini söylerse hiç bir şekilde ısrarcı olmayın zira ters tepebilir. Sabırlı olursanız er ya da geç çocuk kendiliğinden bu konuyu tekrar açacaktır. O an geldiğinde sakin bir ses tonuyla ve çok doğal bir hadiseymiş gibi yanıtlayınız. Akabinde muayene için kliniğimize gelmek üzere yapacağınız yolculuk süresince de kulağı büyütülünce çok güzel olacağından; kulak yapımı sonrası birlikte yapacağınız eğlenceli aktivitelerden, gözlük, küpe takabileceğinden kısacası onun sevdiği ve yapmak isteyeceği şeylerden bahsedin ancak mümkünse bu aşamada vaad ettiğiniz şeyleri muayene ve/veya kulak yapımı sonrasında gerçekleştirin ki güven sorunu yaşanmasın. Bazen 8-10 yaşındaki çocuklarını muayene için getirdiklerinde, daha biz çocuğu görmeden, içeri girip “aman hocam çocuğumuz henüz mikrotialı olduğunu bilmiyor, buraya gelirken de sadece bodruma gezmeye gidiyoruz dedik; mümkünse muayeneyi yaptıktan sonra çocuk çıksın biz tedavisini öyle konuşalım” diyen ebeveynleri görüyorum. Maalesef böyle bir durum çocuğun ebeveyn olarak size duyduğu güven duygusunu yitirmesine neden olmanın yanısıra tedavisini üstlenecek hekim olarak beni ve ekibimi de istemeden de olsa bir yalana ortak olmanın verdiği nahoş duyguyla olumsuz olarak etkilemektedir. En önemlisi de çocuğun bizimle kurması gereken güven ilişkisini daha en başından zedelemektedir. Nitekim bu şekilde, yani (tabirim mazur görün lütfen) “kandırılarak” muayeneye getirilen çocukların büyük çoğunluğu muayene sırasında negatif tavırlar geliştirmekte ve ameliyat olmak istemediklerini ifade etmektedir. Bu nedenle sizlerden istediğimiz, muayeneye gelmeden önce çocuğun mikrotia ile yüzleşmesi ve kulak yapımını kendinin istemesini sağlayacak bir yaklaşım geliştirmenizdir. En azından Bodrum’a tatile gidiyoruz şeklinde ifade etmek yerine “küçük kulağı olan çocuklara büyük kulak yapan DR. MEHMET MUTAF AMCA” ile tanışmaya gideceğini bilmesine sağlayınız.

SAKIN ÜZÜLMEYİN

Çünkü mikrotia tedavisi mümkün olan bir durumdur ve çocuğunuz başarılı bir kulak rekonstrüksiyonu sonrası tamamen normal bir yaşam sürecektir.

Yıllardır mikrotia tedavisi ile uğraşan bir hekim olarak her yaştan yüzlerce mikrotialı hasta gördüm, Mikrotia ile doğmuş ve doktor, öğretmen, mühendis, iş insanı, bürokrat olmuş, özgüvenli mutlu ve başarılı her meslekten hastam oldu. Bu nedenle tüm kalbimle “KÜÇÜK KULAKLAR BÜYÜK HAYALLERE ENGEL DEĞİLDİR” diyebiliyorum.

Sevgili Ebeveynler, artık küçük kulaklar için göz yaşı dökmenize gerek yok, çünkü çocuğunuza kendi dokularıyla normal kulağına benzeyen yeni bir kulak kepçesi yapmak mümkün. ÇARE VAR ve üstelik UZAKTA DEĞİL. Bunun için sizleri sadece mikrotia tedavisi odaklı olarak çalıştığımız kliniğimize bekliyorum.

Küçük Kulaklar Büyük Hayallere Engel Değildir !